Avusturyada Türk Gençlerinin Geleceği

12.10.2022

Her ne kadar dünyada savaşlar, pahalılık, corona gibi global sıkıntılar olsa da ben “herkes kendi işini yapsın, kimse paranoyak olmasın!” diye düşünüyorum. Bu yüzden kendi küçük dünyamıza fokuslanmanın daha doğru olduğu kanaatindeyim. Ondan dolayı bugünkü yazımı Avusturya daki çıraklık eğitimine ayırdım.Her ne kadar dünyada savaşlar, pahalılık, corona gibi global sıkıntılar olsa da ben “herkes kendi işini yapsın, kimse paranoyak olmasın!” diye düşünüyorum. Bu yüzden kendi küçük dünyamıza fokuslanmanın daha doğru olduğu kanaatindeyim. Ondan dolayı bugünkü yazımı Avusturya daki çıraklık eğitimine ayırdım.
Danimarkalı filozof Kierkegaard “hayat geriye bakarak anlaşılır, ileriye bakarak yaşanır” demiş. Geçmişten ders alır ve bugünden yarını görmenin yollarını bulursak, ilerde bizi sarsan problemlerle karşılaşmayız. Öngörülü olmak hem kişisel hem, ekonomik ve hem de ticari hayatta bize çok şey kazandırır. Politikacılar ve idareciler için de bu özellik, halkın önünü açmak, içerik üretmek ve vizyon ve yol göstermek açısından oldukça önemlidir.
Birkaç senedir Avusturyada toplumsal ve ekonomik hayatı alt üst edecek bir konunun ip uçları görülmeye başladı. Avusturya genelinde firmalar ihtiyaç duydukları çırakları bulamıyorlar. Çıraklık eğitimine olan ilgi her geçen gün azalıyor, piyasa alarm veriyor. Eğer yetkililer tedbir alıp yeni bir düzenleme ile bu işe bir çare bulamaz iseler yakın bir gelecekte ne aracımızı tamir edecek bir eleman, ne bir marangoz, ne de evimizi yaptıracağımız bir duvar ustası bulamayacağız.
Avusturya hükümeti sorunun farkında ve çözüm için harıl harıl çalışıyor. Öyle ki devlet meslek eğitimi yapanların üniversiteye gitmeden akademik hayata adım atmalarını sağlayacak bir kanunu gelecek yıl çıkarmayı tasarlıyor. Bu çok iyi bir gelişme! Zaten şu anda ustalık belgesine sahip olanlar (Meisterabschluss) üniversitede ön lisans (Bachelor) yapanlarla denk sayılıyor.
Meslek eğitimi yapanlara burs temin edileceği, haftada 4 gün çalışacakları, eğitim metodlarının değişeceği ve her şeyden önce onlara daha çok değer verileceği gündemde. Artık üniversite okumak o kadar cazip değil! Elektroteknik dalında çıraklık eğitimi alan bir öğrenci ilk yıl için 626.-€, 4. Yıl için 1603.- Euro aylık alacak.
Şu an Avusturya genelinde 225 meslek dalında eğitim veriliyor. Geleneksel mesleklerin yanında bir çok yeni meslek türedi. Özellikle çevre konusunda “ Green Jobs” adında ve geleceğe dönük meslekler var. Baca temizleyicisi aynı zamanda enerji danışmanı olabiliyor. Gençlerimizin ilgi duydukları bir mesleğe yönelip o mesleği öğrenmesi ve ailelerin de bu konuda evlatlarını desteklemesi çok gerekli diye düşünüyorum. Bir şey azalmaya başlayınca o şeyin değeri artar, bu genel bir kaidedir. Gençlerimiz meslek öğrendiklerinde ömür boyu aynı işi yapacaklarını düşünmesinler! Girişimcilik kursuna katılarak iş yeri kurabilir, kendi işlerinin patronu ve işveren olabilirler. Bugün emeklilik yaşına gelen firma sahipleri firmalarını devredecek eleman bulamıyorlar. Almanyada 1,7 milyon meslek elemanına ihtiyaç var. Almanya bu ihtiyacını yurt dışından karşılayacak. Tabii sorun hem gençlerin rahat mesleklere yönelmesinden hem de genç nüfusun azalmasından kaynaklanıyor. Özellikle burda doğup büyüyen, almanca bilen gençlerimiz bu krizi kendilerini iyi yetiştirerek iyi bir fırsata çevirebilirler. Avusturya ya sonradan gelen ve çıraklık yaşını geçmiş olanlar bile isterlerse meslek eğitimi alabilecekler ve bence buna değer!
Avusturya devleti her 5 yılda piyasanın ihtiyaçlarına göre meslek eğitimi müfredatını yeniden güncelliyor ve ders metodlarını modernize ediyor. Devlet gençlerin iyi bir eğitim alması için tüm imkanlarını seferber ediyor.
Almanyada 1981 yılında 15 ila 24 yaşında olan gençlerin toplam nüfusa oranı % 16, 6 iken bugün %10,2 , Avusturyada %10,5 dir. Avrupa genelinde genç nüfus sayısı hızla azaldığı için piyasa bundan olumsuz etkilenmektedir. Bu da devletleri yeni arayışlar içine sokmaktadır.
Buradaki göçmenlerin bu fırsatı görüp değerlendirmeleri gerekir. Ancak ömrünün 39 yılını bu ülkede geçirmiş, etrafını gözlemlemiş ve belli bir hayat tecrübesine sahip bir eğitimci olarak kesinlikle hiçbir gencimizin mesleksiz olmasını önermiyorum. Her genç canını dişine takıp ilgi alanına giren bir mesleğe yönelmeli ve onu başarı ile bitirmelidir. Avusturya Ticaret Odası (WKÖ) her yıl 65000 öğrenciye kişisel kabiliyetlerinin hangi noktada bulunduğu yönde rehberlik yapıyor.
Uzun yıllardan beri bu ülkede yaşayan biri olarak gençlerimizin üniversite, HTL ve dengi okullara kayıt yaptırıp sonra zorluklarla karşılaştıklarında bu okulları bıraktıklarını görüp üzülüyorum. Bu bakımdan her öğrencinin yeteneklerini, kapasitesini keşfedip ona göre kendine bir yol haritası çizmesi ve zamanını israf etmemesi gerekir. Meslek eğitimi de asla küçük görülmemelidir. Avusturyada her durumda kendini geliştirmek isteyenlere devlet fırsatlar sunmakta ve kapı aralamaktadır. Bu ülkede emekli olduktan sonra üniversite bitirenlerin sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Her çocuk büyük bir potansiyel ile dünyaya gelir. Yeteneklerimizi geliştirmek için çalışıp gayret göstermeliyiz. Her genç büyük düşünmeli, kendisine bir hedef koymalı ve hedefine ulaşmak için çabalamalı ve asla vaz geçmemelidir. Başarının bir bedel istediği de hatırdan çıkarılmamalıdır. Başarı kar ve yağmur değildir, gökten yağmaz şahsi gayret ister. Yeteneksiz insan yoktur, yeteneklerini keşf etmeyen insan vardır. Hedefi olmayan yelkenliye hiçbir rüzgar fayda etmez.