Sayı | Ausgabe: 270, 10.04.2024 | Gelecek sayı | Nächste Ausgabe: 10.05.2024

11.07.2023

“Die Tiroler” gazetesinden alıntı yaptığım bir haberi burda sizinle paylaşmak istiyorum. Gazete doğru hedef ve planlama ile mültecilerin Tirol iş piyasasındaki problemleri çözeceğini iddia ediyor. Her ne kadar sadece Tirol den bahsedilmiş olsa da nihai amaç tüm Avusturya.“Die Tiroler” gazetesinden alıntı yaptığım bir haberi burda sizinle paylaşmak istiyorum. Gazete doğru hedef ve planlama ile mültecilerin Tirol iş piyasasındaki problemleri çözeceğini iddia ediyor. Her ne kadar sadece Tirol den bahsedilmiş olsa da nihai amaç tüm Avusturya.
Avusturya genelinde şu anda  200.000 eleman açığı var, Tirol için bu rakam 7.800. Dışardan vasıflı işçi almadan Avusturya nın kendi kaynakları ile sahip olduğu refahı sürdürmesi mümkün görünmüyor. Bundan 15 sene önce çalışan her on kişiden biri yurt dışı kökenli iken bugün dört kişiden biri bu durumda. Avusturya genelinde kendi işyeri olmaksızın başkalarının işyerinde çalışanların sayısı 2008 yılından 2022 yılına kadar 3,4 milyondan 3,9 milyona çıkmış. Yani bu artışın % 90 ı yabancı işçilere ait. Almanya ve Macaristan dan gelen vasıflı işçiler iş piyasasının yükünü önemli ölçüde azaltırken Sırbistan, Afganistan ve Suriye den gelenler tam tersi bir katkı sağlıyorlar. Agenda Austria adlı  şirketin yaptığı bir araştırma sonucuna göre tüm Avusturya genelinde Almanya dan gelen işçiler toplam işçi sayısının %3 üne tekabül ediyor ve bunların %2 si işsizlik parası alıyor. Buna mukabil Suriyeli çalışanların sayısı % 0,4 olmasına rağmen işsizlikten geçinenlerin oranı % 5,7. Avusturyada iş arayanların yarısı en fazla mecburi okul mezunu. Özellikle vasıfsız mülteciler daha çok sosyal yardım alıyorlar.
Avusturya nın  acilen bir plan ve hedef çerçevesinde açığını kapatması için vasıflı mülteci işçi alması gerekiyor. OECD ülkeleri arasında yapılan  bir indeks ölçümüne göre 38 endüstri devleti arasında Avusturya iyi yetişmiş mülteci sayısına sahip olma  açısından  26 ıncı sıradayer alıyor. Yani oldukça kötü bir durumda. 
Ülkede doğum oranının azalması, çalışmak istemeyen genç neslin sayısının artması haftada 40 saat çalışacak eleman bulmakta güçlük çekilmesi sıkıntıları beraberinde getiriyor. Şayet bu duruma inovatif ve  kalıcı çözüm bulunamaz ise başta piyasa ekonomisi bundan etkilenecek, her fert bunu hissedecek duruma gelecek ve sonunda ülke refah devleti olma özelliğini kaybedecektir. “Die Tiroler” gazetesi yorumunda “yabancılara olan davranışlarımızı radikal şekilde değiştirmeli, iyi eğitim almış ve çalışmak isteyen herkese kapılarımızı açıp hoş geldin demeliyiz. Bu konuda bürokratik engelleri de azaltmalıyız” diyor.
Avusturya daki emeklilerin iş piyasasına katkı sağlaması için de yapılan çalışmalar arasında. Özellikle gücü kuvveti yerinde, tecrübeli ve verimli olabilecek emeklilerden faydalanma yoluna gidilmemesi büyük bir potansiyelin israf edilmesi olarak değerlendiriliyor. Bazı firmalar eski çalışanlarına gelip tekrar işe başlamaları için çağrıda bulundu. Emeklilerin ayda 500.- € ya kadar vergiden muaf ek gelir elde etmeleri isteniyor ve böylelikle yaşlı kesimin motive edilmesi amaçlanıyor. Haftada 10 saat çalışan bir emeklinin büyük bir boşluğu dolduracağı düşünülmektedir.
Ayrıca yaşlı kesimin çalışmasının onların sağlıklarına da faydalı olacağı belirtilmektedir.
Avusturya devleti uzun süre işsizlik parası veya sosyal yardım (Notstandhilfe) alan insan istemiyor. Bu durum çalışan ve vergisini ödeyen yerli halk tarafından da sıkça eleştiriliyor. Eğer işsizlik parası veya sosyal yardım alan kişi yabancı kökenli ise hoşnutsuzluk daha da artıyor. Araştırmalar  Macar ve Almanların dışındaki tüm yabancıların çalışan sayısından çok daha fazla işsizlik ve sosyal yardım alanların olduğunu gösteriyor, tabii bu da istenmeyen bir durum.  
Diğer taraftan yıllardan beri Avusturya nüfusunun yaşlandığı söylenip duruyor ama köklü bir çözüm de bulunamadı. Doğum oranı yapılan teşviklere rağmen ülkede bir türlü artmıyor. Bunun yanında genç neslin farklı bir yaşam anlayışı var. Daha az çalışmak, daha çok tatil yapmak ve hayatın tadını çıkarmak istiyor.
Mülteci alımında vasıflı işçi seçimine gidilmediği için iş dünyası kaderiyle baş başa kaldı.
Geçen sene Avusturyada  enflasyon oranı  % 8, 6 idi bu yıl biraz düşeceği bekleniyor. Ev kiraları el yakıyor, Tirolde 3 odalı bir evin kirası yerine göre 1250 ila 2000.-€ arasında değişiyor. İşçi ücreti çok az artarken kira ve gıda fiyatları daha çok artıyor. Global sorunlar da pahalılığı tetikliyor. Durum hiç iç açıcı değil!
Avusturyada doğup büyüyen yabancı kökenli çocukların eğitim seviyesi de yerli halka göre düşük.Tüm bu sorunlara kafa yoran insanlar elbette tedirgin oluyor ve geleceğe ümitle bakamıyor. Vatandaş şu an sahip olduğu konfor ve refahı kaybedeceği endişesini taşıyor. 
Önümüzdeki günlerde devlet 200.000 eleman açığını nasıl kapatacak, bunun için hangi yolu takip edecek bekleyip göreceğiz. İhtiyaç büyük, Türkiye den de işçi gelebilir. Fakat gelecek elemanlarda en belirleyici iki özellik; 1.)  çok iyi eğitim almış, meslek sahibi olmak, 2.)  iyi derece almanca bilmek veya öğrenmek olacaktır.

Köşe Yazarları | Autoren
Köşe Yazarları | Autoren