Sayı | Ausgabe: 269, 13.03.2024 | Gelecek sayı | Nächste Ausgabe: 10.04.2024


Son iki aydır sizlerin hikayelerine yer veremedim bu arada bana gelen maillerin hepsine özel olarak geri dönüş yapıyor ve tavsiyelerde bulunuyorum. Geçtiğimiz ay okuyucularımdan Sema Hanım’ın hikayesi beni çok etkiledi. Kendisinden izin alarak bazı yerleri olduğu gibi aktarmaya çalışacağım. Bir kısmı da söz verdiğim gibi onunla benim aramda ölene kadar kalacak. Sema Hanım 30 yıl önce Almanya’ya kız kardeşleriyle birlikte göç etmiş. Orada bir Türk ile tanışıp evlenmiş. Tabi o zaman yeterli paraları yokmuş. Sema Hanım; “Kira olarak tuttuğumuz daireye perde alacak paramız yoktu, camları gazete kâğıtlarıyla kaplamıştık” diyor. Sonradan kendisi işe girmiş sırasıyla tül, perde oturacak birkaç koltuk almışlar. Aşağıdaki cümleleri gönderdiği e-postadan alıntılayarak yazıyorum…
“Hamburg’da yollar, evler, alış veriş yaptığımız market bana ait değildi. Herkesten ve herşeyden çekiniyordum. Oraya çok kısıtlı bir parayla gittiğim için iş bulmam gerekiyordu. Büyük hevesle evlendiğim eşimin çalışmayı sevmeyen bir adam olduğunu anladım. Bütün gün evde oturup içki içerse ondan daha mutlusu yoktu. Ne zaman “İş bul, çalış!” desem kavga etmeye başlıyorduk. Sonra bir gün beni çok kötü bir şekilde dövdü. O dayağın sebebi onun kumar oynadığını ortaya çıkardığım içindi. Ben iki farklı işte çalışırken, o boş zamanlarını kumar oynayarak geçiriyormuş meğer”… Sonra Türkiye’yi babamı aradım. Çok fena halde dövüldüğümü, boşanacağımı söylediğimde babam bana:  “Herhangi bir yerin kırılmadıysa evliliğine devam edeceksin. Bizde boşanma yoktur” dedi. Kız kardeşlerimle konuştum ama babamı bir türlü ikna edemedik. Çünkü onlara karşı o kadar saygılı ve yardımseverdi ki aslına bakarsanız kimse bana inanmıyordu. Kocamın içkisi ve kumarı ile uzun yıllar yaşadım. Fabrikada çalışırken onunla boşanma hayalini kafamda canlandırmak bile bana mutluluk veriyordu…”
Eskiden evlilik ve boşanma ile ilgili kurallarımız daha katıydı. Sema hanıma kocasından  ne zaman boşandığını sordum. Babasını kaybettikten sonra ilk işi boşanmak olmuş. Tabi o zamana kadar yüklü miktarlarda kumar borcu ödemiş. Yani kurtulmak kolay olmamış. Halen Hamburg’da yaşıyor. “Artık Almanya’ya alıştım. İstanbul’un kalabalığında asla yaşayamam” diyor. Hala aklında babasının “Kolun, bacağın mı kırıldı? Niye boşanacaksın” lafı çınlıyormuş. Eskiden kadınlar ne kadar şiddet görürse görsün aileler boşanmalarına izin vermiyordu. Neyse ki daha açık görüşlü olmaya başladık. Buna rağmen her gün bir başka kadın cinayeti haberiyle sarsılıyoruz. Evet, evlilik kurumu bizim için çok önemli ama Sema Hanım’ın hikayesinde olduğu gibi abarttığımız çok oluyor.
Türklerin evlilik kurumuna karşı son derece hassas olduğunu Avrupalılar da biliyor. Hatta Alman ve Avusturyalı arkadaşlarımdan bu konuyla ilgili çok sayıda soru alıyorum. Bizim aile reisi kavramımız tabi ki onlara biraz tuhaf geliyor. Son yıllarda kadının da iş hayatına girmesiyle birlikte aile reisliği kavramı unutulmaya başlandı hatta Türk medeni hukukunda "Aile reisi kocadır" ibaresi değiştirilerek "Evlilik birliğini eşler beraber yönetirler" ibaresi getirildi. Modernleşmeye devam ediyoruz merak etmeyin, Kafamızın içindeki bazı konular çok katı bir şekilde belirlenmiş durumda. Hatta çoğu zaman Avrupalılar tarafından “anlamsız” ve “barbarca” olarak değerlendiriliyoruz. Ama zaman her şeyin ilacıdır… Yazılarınız için çok teşekkür ediyorum. Bir sonraki ay görüşmek üzere…

**************************************


Wir machen weiter mit der Modernisierung …

In den letzten zwei Monaten konnte mich nicht um eure Geschichten Erzählungen mich nicht Widmen, in der Zwischenzeit werde ich allen Emails den ich erhielt, einzeln beantworten. Die Geschichte von Frau Sema, den ich, letzte Monat erhielt, hat mich sehr berührt. Nach dem ich von Ihr die Erlaubnis erhielt, versuchen Ihnen einige Sätze hier weiter zu geben. Wie ich Ihr versprochen habe, werden einige Texte als Vertrauen bei mir bis zu meinem Begräbnis mit mir sein. Frau Sema hat vor 30 Jahren mit Ihrer Schwester zusammen Ausgewandert. Dort lernte Sie einen Türken und Heiratete Sie Ihm. Natürlich hatten Sie damals nicht genügend Geld. Frau Sema sagt: “Wir hatten kein Geld, um Gardienen für die gemietete Wohnung zu kaufen, wir hatten die Fenstern mit Zeitungsseiten bedeckt“. Später begann Sie zu Arbeiten und konnten sich nach und nach Vorhänge, Gardinen sowie zum Sitzen einige Sesseln kaufen. Unten angegebene Textinhalte, sind von Ihrem gesandten email teil übernommen worden…
“Die Straßen in Hamburg wie Häuser, Einkaufläden bei den wir Eingekauft haben gehörten mir nicht. Von Jedem und von allen Situationen Schämte ich mich. Da ich dort mit begrenztem Geld war, musste ich mir eine Arbeit suchen. Ich merkte, das mein Ehemann, denn ich mit großem Wunsch geheiratet hatte, ein fauler Mann ist, der das Arbeiten nicht mochte. Wenn er den ganzen Tag in der Wohnung saß und Alkohol trank, gab keinen anderen Menschen als Ihm der Glücklich ist. Wann ich Ihm sagte, “dass er sich eine Arbeit suchen und Arbeiten gehen soll“ begannen wir immer uns zu streiten. Später, eines Tages, hat er mich so sehr geschlagen. Der Grund seines Schlagens war, dass ich seine Spielsucht erfuhr und Ihm offenbart hatte. Wo ich in zwei Unterschiedlichen Arbeiten arbeitete, verbrachte er seine Freizeit mit dem Spielen. Später habe ich in der Türkei meinem Vater ersucht. Ich erzählte meinem Vater, das ich sehr schlimm geschlagen und miss handelt wurde und ich mich scheiden lassen möchte:  “Wenn irgendeine Knocken nicht gebrochen ist, soll ich meine ehe fortführen. Bei Uns gibt es keine Scheidungen“ Sagte er. Habe mit meinem Schwestern gesprochen leider konnten wir unsere Vater nicht überzeugen. Weil, er war gegenüber Ihnen sehr höflich und Hilfsbereit, wenn man dem Wahrheitsgrad schaut, keiner glaubte an mich. Wegen meines Ehemanns Trink- und Spielsucht, habe ich längere Jahre mit Ihm gelebt. Währen der Arbeitszeit, malte ich im Gedanken meine Scheidung von Ihm, das durch leben in meinem Kopf als Fantasie machte mich Glücklich…“
Früher waren die Regeln über Heirat und Scheidungen sehr hart und gnadenlos. Habe Frau Sema gefragt, wann Sie von Ihrem Man sich Scheiden ließ. Nach dem Tod Ihres Vaters, war Ihr erste Handlung, sich scheiden zu lassen. Natürlich, hat Sie bis dahin, sehr hoch Summen Spielschulden bezahlt. Das heißt, Ihre Befreiung war nicht einfach. Sie lebt immer noch in Hamburg. Sie sagt: “Habe mich an Deutschland gewöhnt und kann in dem Gemenge von Istanbul gar nicht leben.“ Immer noch sind die Worte Ihres Vaters in Ihrem Gedanken “Sind deine Arme und Beine gebrochen?“ Warum solltest du dich scheiden lassen, die Worte Schallen immer noch in Ihrem Kopf.
Wie sehr auch die Frauen früher Körperliche Gewalt erlitten, haben die Familien Ihren Segen für eine Scheidung nicht gegeben gehabt.
Wie dem nun auch sein mag, wir haben angefangen noch offener und weitsichtiger zu sein. Trotzdem, werden wir jeden Tag in den Nachrichten mit einem anderen Frauenmord betroffen gemacht. Ja, die Intuition der Ehe, ist sehr wichtig für uns, aber wie in der Geschichte von Frau Sema war, gibt es viele Übertreibungen. Die Europäer wiesen, wie sehr fein gefühlig die Institution der Türkische Ehe ist. Bezüglich dieses Problems erhalte ich sehr viele Fragen von meine Deutschen und Österreichischen Freunde. Unsere Familienbindung und Zusammenführung kommt denen etwas eigenartig.
In den letzten Jahren, hat sich mit der Arbeitsaufnahme der Frauen auch die Familienführung Gedankengut zum Vergessen geführt, es hat sich sogar in der Gesetzgebung die Aussage “Familien Oberhaupt ist der Ehemann“ geändert worden in “In der ehe führen die Eheleute gemeinsam die Familie.“
Macht euch keine Sorgen, wir machen weiter mit der Modernisierung. In bestimmten Bereichen unsere Köpfe sehr hart breit gemacht. In vielen Zeiten und Situationen werden wir von den Europäern als “sinnlos“ und “Barbarisch“ abgewertet.
Aber, die Zeit heilt die Wunden …
 Für Ihre Schreiben bedanke ich mich bei Ihnen. Bis zum Nächsten Wiedersehen im nächsten Monat  …
MA 35'in daha fazla personele ihtiyacı var
13.03.2024 Viyana Göçmenlik Dairesi MA 35, vatandaşlık başvuruları hızla arttığı için 105 personel alacak. Viyana Göçmenlik Dairesi MA 35, vatandaşlık başvuruları hızla arttığı için 105 personel alacak. Sorumlu belediye meclis üyesi Christoph...
„Rote Box“: Ürün yelpazesi genişletiliyor
13.03.2024 Ekim 2023'ten bu yana Viyana'daki kadınlar ve kız çocukları „Rote Box“ kampanyası kapsamında ücretsiz regl ürünlerine erişebilmektedir. Kampanyanın başlatılmasından bu yana her ay 3.000'den fazla kutu alındı. Teklif şimdi...
Viyana’da 24 saat içinde 5 kadın öldürüldü
13.03.2024 Autonome Österreichische Frauenhäuser (AÖF) adlı kuruluşa göre, 24 saat içinde Viyana'da "2023 yılının tamamında olduğu kadar" kadın erkekler tarafından öldürüldü. 23 Şubat Cuma günü dört kadın ve bir kız çocuğu şiddet kullanılarak...
Paintball silahı için büyük polis operasyonu
13.03.2024 Viyana-Mariahilf'teki Mollardgasse meslek okuluna yapılan polis operasyonunun ardından, 17 yaşındaki bir genç "kendini savunmak için" yanına paintball silahı aldığını iddia etti. Polis 4 Mart Pazartesi sabahı okulu kordon altına...
Yaklaşık 30.000 Ukraynalı Viyana'da yaşıyor
13.03.2024 Şu anda Viyana'da yaklaşık 30,000 Ukraynalı yaşamaktadır. Bunların yaklaşık yarısı temel sosyal yardım programı aracılığıyla yardım alıyor. Savaşın başlamasından iki yıl sonra bile Ukrayna'dan her ay birkaç yüz kişi Avusturya'ya gelmeye devam...
Wiener Linien e-mobilite için merkezini açtı
13.03.2024 Viyana'nın toplu taşıma operatörü ilk iki hattı büyük e-otobüslere dönüştürüyor, 2025 yılına kadar yedi hat daha bunu takip edecek. Akülü araçlar, Avusturya klimaaktiv altın standardı ile ödüllendirilen yeni e-mobilite yetkinlik...
“Jobticket”: Viyana Belediyesi çalışanlara ücretsiz toplu taşıma biletleri sunuyor
13.03.2024 Belediye Başkanı Michael Ludwig, "Viyana şehri, Avusturya'nın en büyük işverenlerinden biridir ve çalışanlarımızın performansı, uluslararası düzeyde mükemmel yaşam kalitemizin dayanak noktasıdır" diye vurguluyor. “Bir işveren olarak...
BIANNA Art’tan Halk Dansları Ziyafeti
13.03.2024 BIANNA Art Sanat ve Kültür Merkezi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebeti ile 10. Viyana’da VHS PAHO salonunda milletler arası halk dansları etkinliği düzenledi. Etkinliğe BIANNA Art Sanat ve Kültür Merkezi çeşitli yöresel halk...
Gemeinsam AUGE/UG’nin adayı Ferhat Üstün
13.03.2024 Viyana’da 10-23 Nisan tarihlerinde yapılacak İşci odası seçimlerinde Gemeinsam AUGE/UG’nin Liste 4‘ten adayı Ferhat Üstün. Üstün listede seçilmesinin kesin olarak görüldüğü sırada yer alıyor. Avusturya’ya öğrenci olarak gelen ve 2015...
Isıtma ağları için yeni finansman
13.03.2024 Artık Viyana'da mevcut binalarda gazın aşamalı olarak durdurulmasını hızlandırmayı amaçlayan yeni bir fon var. Isıtma ağları olarak adlandırılan yeni finansman yönergeleri yerel mecliste kabul edildi.Artık Viyana'da mevcut binalarda...
Konteyner sınıfları için beş yer kesinleşti
13.03.2024 Viyana Belediyesi konteynır sınıflar için beş yer açıkladı. Bu konteynerler önümüzdeki eğitim-öğretim yılında Favoriten, Simmering, Floridsdorf, Donaustadt ve Liesing semtlerinde kurulacak. Her lokasyonda en fazla dokuz sınıf bulunması...
Caritas Başkanı işsizlik ödeneğindeki kesintilere karşı
13.03.2024 ÖVP lideri ve Federal Başbakan Karl Nehammer'in (ÖVP) talep ettiği gibi işsizlik yardımlarının kötüleştirilmesi Caritas için söz konusu değil. Katolik yardım kuruluşunun yeni başkanı Nora Tödtling-Musenbichler  "En yoksullardan kesinti...
Türk Federasyon’dan Geleneksel Ramazan Festivali
10.13.2024 Avusturya Türk Federasyon her yıl olduğu gibi geleneksel Ramazan festivaline devam ediyor. Avusturya Türk Federasyon Başkanı Ali Can ve Başkan Yardımcısı Baki Uslu yaptıkları basn açıklamısda bu yıl Festivalin her zamanki gibi 22....
Viyana'da Avrupa Film Festivali'nde Bir Tutam Karanfil’de yer aldı
13.03.2024 Viyana’da 21-29 Şubat tarihleri arasında Stadtkino’da Avrupa Film Festivalı düzenlendi. EUNIC Austria’nın Viyana’da ilk defa organize ettiği festivalde 15 ülkeden filmler yer aldı. Hollanda, Ukrayna, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Kıbrıs,...
Gaál: „Der Frauentag ist wichtig,
13.03.2024 Gaál: „Der Frauentag ist wichtig, um darauf aufmerksam zu machen, dass wir Tag für Tag für Gleichberechtigung eintreten“ 20 Jahre „Offenes Rathaus“ am 8. März: Höhepunkt der 1. Wiener Frauenwoche mit Frauen-Führungen, Rätselrallye und...
Köşe Yazarları | Autoren
Köşe Yazarları | Autoren